Silivri; İstanbul’un tarım yapılabilen sayılı ilçelerinden birisi…

860 km2’lik bir alanı kaplayan Silivri ilçesi sınırları içerisinde 450 bin dönüm (450 km2) alanda tarım yapılıyor.

Sadece yıllık zirai ilaç cirosunun 5 milyon dolar ile 10 milyon dolar arasında olduğu söyleniyor...

Çiftçilik yapanlar için ziraai ilaçlar önemli bir gider kalemidir. İşte bu nedenle Silivri Ziraat Odası tarafından çiftçilere destek olabilmek amacıyla kısa süre öncesine kadar piyasa fiyatlarının altında ilaç satışı yapılıyordu.

Artık yapılmıyor…

Şimdi “niçin artık yapılmıyor” sorusu akıllara gelecek ve bu sorunun cevabını bulabilmek için 2016 yılına dönüyoruz…

29.11.2016 tarihinde Silivri’nin toprak ağalarından Süleyman Gencoğlu ve ortaklarınca kurulan “Genç Ziraat” adlı tarım ilaçları satacak olan dükkanın açılışı yapılıyor. 

İddialara göre; bu tarihten sonra Süleyman Gençoğlu tarafından Silivri Ziraat Odası’na “ucuz ilaç satmamaları ve ilaç fiyatlarını yükseltmeleri konusunda” baskı yapılmaya başlanıyor. Hatta ilaç satışının yasal sorumlusu olan ve oda kapsamında çalışan ziraat mühendisi ile Gençoğlu arasında birkaç defa tartışma yaşanıyor.

2023 yılı Şubat ayında Ziraat Odası olağan genel kurulu yapılıyor ve Süleyman Gençoğlu oda yönetimine giriyor. Ne tesadüftür ki bir süre sonra odada çalışan ziraat mühendisi işten ayrılıyor.

Mevzuat gereği Ziraat Odaları bünyesinde istihdam edilmesi zorunlu olan ziraat mühendisi bulunmadığı zaman ziraat ilaçları satışı da yapılamıyor.

O tarihten günümüze 6 ay geçiyor ve yasal zorunluluk olmasına rağmen Silivri Ziraat Odası tarafından bir türlü ziraat mühendisi istihdam edilemiyor. Ve böylece ziraat ilaçları da satılamıyor.

Süleyman Gençoğlu eriyor muradına biz çıkıyoruz kerevetine…

Hatırlayanlarınız vardır; Süleyman Gençoğlu’nun Ziraat Odası yönetimine girmesinden hemen sonra ilaç satışları konusunda devamlı olarak uyarılarda bulundum. Gerek yazmış olduğum köşe yazılarında gerekse sosyal medya üzerinden tweet ve postlarımla “Silivri Ziraat Odası’ndaki ilaç satışlarına dikkat edilmesi” konusunda hem yetkilileri uyardım hem de kamuoyunu bilgilendirdim.

Şu anda da gazetecilik görevimi layıkıyla yapmış olmanın vicdani huzuru içerisindeyim…