Silivri’de yaşanan torpil listesi skandalını hepimiz öğrendik.

Önce konuyu tam olarak bilmeyenler için kısa bir özetini geçelim.

Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nce oluşturulan komisyon tarafından okullarda yönetici olmak isteyen öğretmenler için mülakat yapıldı.

Malum tabi iktidarda AK Parti var…

Milli Eğitim’de de AK Parti’ye olan yakınlıklarıyla bilinen Eğitim Bir Sen adlı öğretmen sendikasının sözü geçiyor.

MHP'ye olan yakınlığıyla bilinen Türk Eğitim Sen yöneticilerine mülakat sonuçları açıklanmadan önce bir ihbar geldi. Bu ihbarda, Eğitim Bir Sen üyesi öğretmenlerin mülakatı kazanmış gibi gösterilecekleri, alacakları puanlara kadar belirtildi.

Türk Eğitim Sen 9. No’lu Şube Başkanı Enver Demir de bu listeyi vakit geçirmeden (daha sonuçlar açıklanmadan önce) notere tasdik ettirdi.

Sonuçlar açıklanınca da; mülakatı kazanan isimler ile önceden istihbarat alınan listenin birebir örtüştüğü, hatta verilen puanların bile neredeyse yüze yüze yakın bir şekilde isabet ettiği görüldü.

Sevgili Silivililer,

Bu yapılanın adı nedir?

Bu yapılanın adı HAKSIZLIKTIR..

Bu yapılanın adı HİLEDİR, HURDADIR…

Bu yapılanın adı KUL HAKKI YEMEKTİR..

Eğitim Bir Sen adlı sendika AK Parti’ye, yani adının daha ilk kelimesi “adalet” (!) ile başlayan Adalet ve Kalkınma Partisi'ne yakın bir sendikadır.

Eğitim Bir Sen sendikası, büyük çoğunluğu namaz kılan, abdest alan, dini bütün (!) ve muhafazakâr (!) geçinen insanların oluşturduğu bir sendikadır.

Ancak Ahmet Ay’ın Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürü olmasıyla birlikte hem Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, hem de Eğitim Bir Sen Silivri Şubesi; gerek HAKSIZLIKLARLA gerekse de yoğun bir şekilde KUL HAKKI YEMEKLE anılmaktadır.

Yüce Allah ne diyor?

“Benim karşıma sakın ola ki kul hakkı ile gelmeyin” diyor.

Şimdi soruyorum:

Göz göre göre bu haksızlığı yapan insanlar Müslüman olabilir mi?

Yüce kitabımız Kuran’ı Kerim’de bu gibilerin açık bir şekilde tarifi yapılmış.

Kuran’ı Kerim’de; Müslüman gibi görünüp de Müslüman gibi davranmayanlara MÜNAFIK denilmiştir…

Tabi bu arada işin başka bir yönü daha var.

Hak etmedikleri bir şekilde mülakatı kazandı gösterilen yönetici adayı öğretmenler acaba hiç utanmadan ve sıkılmadan kendilerine verilecek olan yöneticilik görevini kabul edebilecek mi?

Hiç kimse şunu unutmasın ki Silivri’de oldukça kuvvetli bir yerel basın var.

Bu işin peşini bırakmayacağız…

Haksızlığa meydan vermeyeceğiz…

Haksızlıkla o koltuklara oturan olduğu andan itibaren isimlerini tek tek her fırsatta yayımlamaya devam edeceğiz.

Hodri meydan…