Cumhuriyet Halk Partisi, bazı illerde milletvekili adaylarının bir bölümünün önseçimle belirleneceğini açıkladı. Bu nedenle 29 Mart 2015 Pazar günü İstanbul 3. Bölge milletvekili adaylarının belirlenmesi amacıyla parti içerisinde bir önseçim yapılacak.


Cumhuriyet Halk Partisi
, bazı illerde milletvekili adaylarının bir bölümünün önseçimle belirleneceğini açıkladı.

Bu nedenle 29 Mart 2015 Pazar günü İstanbul 3. Bölge milletvekili adaylarının belirlenmesi amacıyla parti içerisinde bir önseçim yapılacak.

126 aday adayı var…

Ve parti üyeleri bu kişiler arasında kimleri milletvekili adayı olarak görmek istiyorsa onları belirleyecek.

Aday adayları arasında doğal olarak Silivri’de tanınanlar da var tanımayanlar da…

CHP Silivri İlçe Başkanlığı geçtiğimiz Cuma akşamı aday adaylarını üyelere tanıtmak amacıyla bir toplantı düzenlendi.

Bu toplantıya, milletvekili aday adayı olan Selami Değirmenci de katıldı.

 

O toplantıda kısa zaman dilimi içerisinde adayların kendilerini tanıtabilmesi için kendilerine söz hakkı verildi.

Bazı adaylar kendilerini tanıttı…

Bazıları da milletvekili seçilmesi durumunda neler yapacaklarını, nasıl bir çalışma sistemi izleyeceklerini verilen sürede anlatmaya çalıştı.

Peki Selami Değirmenci ne yaptı?

Kürsüye çıkar çıkmaz, bağırdı, çağırdı ve tehdit etti…

Evet abartmıyorum; Selami Değirmenci, kürsüye çıkar çıkmaz her zamanki gibi kavga etmek için gerekçe aramaya başladı.

Daha mikrofonu eline alır almaz özgeçmişinde 3 dönem belediye başkanlığı yaptığının belirtilmediğini iddia etti.

Bu sırada İlçe Başkanı Suna Göçengil müdahale ederek “Selami Bey, şu anda arkanızdaki perdede barkovizyonla özgeçmişiniz yansıtılıyor. Ve 3 dönem belediye başkanlığı yaptığınız da orada yazıyor” deyince başını arkaya çevirerek özgeçmişini okudu.

Mahcup oldu…

Ancak kendisine verilen 5 dakikalık konuşama süresini kavga etmeden normal bir sekilde bitirmesi mümkün olmadığı niçin yine kıpkırmızı bir suratla yeni bir kavga konusu bularak bağırmaya başladı.

Bazı partililerin kendisi hakkında iddialarda bulunduğundan bahsederek 7 Haziran seçimlerinden sonra bu kişilerle hesaplaşacağını haykırdı.

O toplantıda Silivrili adaylara 5’er dakika, dışarıdan gelenlere 3’er dakika konuşma süresi ayrılmıştı.

Değirmenci de kendisine ayrılan 5 dakikayı bu şekilde bağırıp çağırarak tamamladı.

Tabi ki kendisinin bu tavrından hoşnut olan bir şakşakçı grubu da ertesi günden itibaren “Değirmenci yine şov yaptı” diye konuşmaya başladı.

 

Sevgili Silivrililer,

Kendisini tanıyanlar iyi bilir ki; Selami Değirmenci’nin bağırıp, çağırıp kavga etmekten başka hiçbir siyasi sermayesi yoktur.

Ne yazık ki bir proje adamı değildir…

Haydi gelin şimdi biraz geçmişe dönelim.

Selami Değirmenci’nin 1989 ila 2004 yılları arasındaki 15 yıllık belediye başkanlığı sürecindeki toplantılarda neler anlattığını hatırlayalım.

O günler hatırlayanlara buradan soruyorum;

Yahu 15 koca yıl içerisinde tek bir kere bile proje anlattığını, siyaset anlattığını hatırlıyor musunuz?

Tek bir tane…

Bir tane yahu…

Bir tane proje anlattığını hatırlıyor musunuz?

Hep kavga ederdi…

Birilerine bağırırdı, çağırırdı, veryansın ederdi…

Veya yine birileri ile laf tartışmasına girerdi ve hemen bağırıp çağırmaya başlardı.

Yanında da alkışçı şakşakçı güruhu vardı;

Değirmenci bağırdıkça onlar da tepinerek alkışlardı…

Ertesi gün de Tülay Kaynarca’nın imzasıyla yerel gazetede haberi çıkardı; “Değirmenci şuna haddini bildirdi, buna haddini bildirdi” diye…

Hep kavga…

Sadece kavga…

Hiç abartmadan söylüyorum; Selami Değirmenci’nin tek siyasi sermayesi kavgadır…

Kitap okumaz…

Proje konuşamaz…

Siyasi analiz yapamaz…

Entellektüel sohbet yapamaz…

Kültür ve sanat konuşamaz…

Genel kültür sıfırdır…

Sadece siyasi dedikodu yapar ve kavga eder…

İşte geçtiğimiz Cuma yine gördük.

Herkes sırayla kürsüye çıkıp kendini tanıttı.

Değirmenci çıkıp kıpkırmızı bir suratla bağırdı, çağırdı.

Üstelik, yanlış sebeplerden dolayı bağırıp çağırdığı ortaya çıkınca bu sefer de konuyu değiştirip yine bağırıp çağırmaya devam etti.

Bağırmadan, kavga etmeden, hayatta olmuyor…

Mümkün değil…

 

Şimdi Değirmenci’yi yeteri kadar tanımayıp bu yazdıklarıma inanmayan varsa eğer; lütfen gitsin konuşma yapacağı bir toplantıya gözleriyle görsün.

Bağıracak, çağıracak ve birileri ile mutlaka ama mutlaka kavga edecektir…

Allah sağlık ve sıhhat versin