Aklı başında insan ile aklı başında olmayan insan arasında fark vardır.
Bu farklardan biri de şudur;
Aklı başında insan sapla samanı birbirinden ayırır. Bir olay yaşandığı zaman mümkün olduğu kadar az zararla atlatılması için çaba sarf eder.
Aklı başında olmayan insan; bir çuval inciri ve hatta çuvallarca inciri berbat ederek olayın etkilerini arttırmak için uğraşırken, aklı başında insan olaydan mümkün olduğu kadar az etkilenmek için elinden geleni yapar.
Aklı başında olmayan insan düşünmeden, aklı başında insan ise düşünerek hareket eder…
Silivri’nin gurur duyduğumuz gençleri var...
Çağrıbey Ortaokulu yıllardan bu yana kız öğrenciler arasında çok başarılı voleybolcular çıkardı. Bu başarılar öyle bir noktaya geldi ki bir süre sonra işin boyutu ortaokul düzeyini aşarak profesyonel spor kulübü kuruldu…
Türkiye çapında şampiyonluklar elde edildi… Silivri’den; Eczacıbaşı’na, Fenerbahçe’ye, Galatasaray’a, Beşiktaş’a oyuncular verildi…
Halen de veriliyor...
Silivri’de adeta bir spor devrimi yaşanıyor...
Müthiş bir ivme yakalandı...
Ancak üç gün önce bir taciz iddiası adliyeye yansıdı; kulüp antrenörü tutuklandı…
Hepimiz aklı başında insanlarız; dünyanın her yerinde, insan olan yerlerde bu tür olaylar yaşanıyor…
Konu adliyeye yansıdığı için hukuk sistemi ne gerekiyorsa yapacak…
Peki ama böyle bir olay yaşandı diye Silivri’nin büyük bir değeri olan bu spor kulübümüzü yalnız mı bırakacağız…
Yıllarca emek veren ve hayallerini gerçekleştirmekte olan genç kızlarımıza sırtımızı mı döneceğiz?
Hiçbir suçu günahı olmayan kızlarımızı teselli etmeyecek miyiz?
Ellerinden tutmayacak mıyız?
Zor günlerinde destek olmayacak mıyız?
Ey ahali…
Lütfen aklınızı başınıza alın…
Çağrıbeyspor Kulübü sizin kızlarınızı belki de uyuşturucu batağından kurtardı. Sağlık bir nesil yetişmesini sağlıyor.
Verilen emekler, dökülen alınteri var...
Ey Silivrili vatandaş…
Kendine gel…
“Silivri’nin Sultanları”nı yalnız bırakma…
