Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili ve PM Üyesi Prof. Dr. Birgül Ayman Güler Silivri Belediyesi, Eğitim-İş ve Yerel-İş Sendikasının ortaklığında, Silivri Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı konulu panele konuşmacı olarak katıldı. Güler panel sonrasında anadilde eğitim ve AKP iktidarı tarafından gündeme getirilen yeni milletvekili andı üzerine açıklamalarda bulundu. Anadilde eğitimin okulları bölmek anlamına geldiğini ifade eden Güler, bunun bir ülkenin geleceği ve hassasiyetleri göz önüne alındığında mümkün olamayacağını ifade etti. Anayasanın 66. maddesinde yer alan Türk Vatandaşlığı ibaresinin de vatandaşlık olarak değiştirilmeye çalışıldığına dikkat çeken Güler Türk Ulusunun tanımını değiştirmek için çok açık ve pervasız bir tutum içindeler. Bu kavramı anayasadan kazıyan bir iktidar ile karşı karşıyayız dedi.
AYMAN: TÜRK ULUSU KAVRAMINI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORLAR
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Birgül Ayman Güler, Silivri Belediyesi, Eğitim-İş ve Yerel İş Sendikası ortaklığında düzenlenen Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı konulu panele katılmak için geldiği ilçemizde AKP tarafından gündeme getirilen yeni milletvekili andı ve anadilde eğitim konuları üzerine şu açıklamalarda bulundu: Yemin ile birlikte, AKPnin anayasanın 66. ve vatandaşlık maddesine ilişkin önerilerine bir bakmak lazım. 66. Madde Türk vatandaşlığını içermektedir. AKPnin önerisi ise Türk vatandaşlığı değil vatandaşlık olarak ortaya çıktı. Ve bu maddenin içinde de Türk kelimesinin olmaması AKPnin önerileri arasında. Vatandaşlığın kanunla kazanılan ve yine kanunla kaybedilen bir olgu halinde olmasını uygun görüyorlar. Kısaca Türk Ulusunun tanımını değiştirmek yönünde çok açık ve pervasız bir tavır içindeler. Buna bağlı olarak da milletvekillerinin Büyük Türk Milleti önünde ant içmesi yerine kendi referans değerlerini öne çıkartan bir yemin metni önerdiler. Bu hiç de sürpriz olmadı açıkçası. Zaten Türk Ulusunu anayasadan kazıyan bir iktidar partisi var karşımızda.
okulları etnik özelliklerine göre bölmek istiyorlar
Bir de anadilde eğitim konusu var gündemde. Bu çok soyut bir şeymiş gibi konuşuluyor. Ama olayın somut yanına bakarsanız bu düşüncenin altında yatan da okulları etnik özelliklerine göre bölmek. Her etnik için ayrı bir okul, ayrı bir müfredat demektir bu. Bu dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanamaz. Yani pratik olarak da uygulanması mümkün olmayan bir sistem. Bir ülkenin kendi geleceği bakımından da, sahip olduğu hassasiyetler bakımından da asla kabul edilemez.