22 Ekim 2014 Çarşamba sabahı benim ve diğer gazeteci arkadaşlarımın elektronik posta kutularımıza bir basın bülteni geldi.
Bülteni gönderen KAGİDER yani Silivri Kadın Girişimciler Derneğiydi.
Mailin ilk cümlesi, 21 Ekim 2014 tarihinde Silivri Kadın Girişimciler Derneği üyeleri İstanbul Kız Kulesinde sabah kahvaltısı toplantısında buluştular şeklinde başlıyor.
Basın bülteni gönderildiğine göre -herhalde toplum yararına bir çalışma yapıldı ve kamuoyunun bilgilendirilmesi gereken bir konu var- diye düşündüm ve bülteni okumaya devam ettim.
Bültende, Meme Der Başkanı Ülkü Büyükgönençin meme sağlığı konusunda bilgi verdiği ve KAGİDER Başkanı Aynur Süleymanoğluna kanserin değmemesi için nazar boncuklu pembe kurdele taktığı belirtiliyordu.
Yine basın bülteninin devamında, Kızkulesine giden kadınların hoş sohbet eşliğinde keyifli bir gün yaşadığına dikkat çekiliyordu.
Basın bültenine eklenen fotoğraflara baktığım zaman; Meme Derneği Başkanı Ülkü Büyükgönenç Hanımefendinin kafasında kocaman pembe bir şapka ile gülerek poz verdiğini, bir başka fotoğrafta ise Büyükgönenç Hanımefendinin, yine Süleymanoğlu Hanımefendinin yakasına nazar boncuklu pembe kurdele taktığı görülüyordu.
Diğer bir fotoğrafta süslü püslü hanımlar bu ikiliyi alkışlıyor, masadaki yiyecek ve içecekler göze çarpıyordu.
Bilgisayarda açık bulunan basın bültenine baktım ve düşündüm. Bunu haber olarak yayınlamamızı istemekteki amaçları neydi?
Aklıma bakın biz Kız Kulesinde kahvaltı yaptık, bakın, görün, herkes görsün mesajı vererek gösteriş yapmak istemelerinin dışında bir şey gelmedi.
Acaba ben mi yanlış değerlendiriyorum; acaba benim mi içim fesat diye düşünüp benim ofisimle aynı katta odası bulunan Gerçek Gazetesi Silivri Temsilcisi Müge Cesura gittim.
Müge de aynı şeyi söyledi
Hemen arkasından Haberdar Gazetesi Silivri Temsilcisi Fatma Sarıbıyıkı aradım.
Fatma da aynı şeyi söyledi
Bu hanımefendilerin, Kızkulesinde yiyip içerek bilmem kaç Euro hesap ödedikten sonra fotoğraflarını yayımlatarak gösteriş yapmak istedikleri konusunda hemfikir olduk.
Sevgili okuyucularım,
İsterseniz bu sosyetik kahvaltının başrolünde olan kocaman pembe şapkalı Ülkü Büyükgönenç Hanımefendi'nin kim olduğunu size anlatayım.
Büyükgönenç, 60 küsür yaşında bir iş kadınıdır.
Ekol Ofset adlı çok büyük bir organize matbaanın, daha doğrusu baskılı profesyonel ürünler üreten bir fabrikanın sahibidir.
Ekol Ofset; başta Coca Cola, Pepsi Cola, Mc Donalds, Burger King ve Nestle olmak üzere dünya çapındaki markalara hizmet veren çok büyük bir organize matbaa. Profesyonel baskılı ürünler üreten bir fabrika Yatırımın büyüklüğünü ve aylık cirosunu anlatabilmek için milyon dolar kelimesi az gelir.
Otobanın hemen Silivri çıkışında, en değerli arazilerden birinin üzerinde; 2007 yılında, yani AK Partili belediye (Hüseyin Turan Metin Karakaş) döneminde konuşlandı.
Ülkü Büyükgönenç, abartmadan söylüyorum; Türkiyenin en zengin kadınlarından birisi.
Ve 7 yıldır Silivride üretim yaparak servetine servet katmasına rağmen ilçeye en ufak bir katkısı bile dokunmadı.
Bırakın okul yaptırmayı falan, bir okulun duvarını bile onarmadı.
Sadece nalıncı keseri gibi kendine yonttu
Büyükgönenç, aynı zamanda Meme Sağlığı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı.
Kısa adı Meme Der olan bu dernek, meme kanserine dikkat çekmek amacıyla faaliyet gösteriyor.
Ülkü Büyükgönenç, Meme Der Başkanı sıfatı ile hükûmetin bakanlarıyla tanışıp görüşüyor. Onlarla fotoğraflar çektiriyor. Bu fotoğraflar boy boy internet ortamında yayımlanıyor.
Sevgili Silivrililer,
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Silivri Şubesi, geçtiğimiz günlerde dar ve kısıtlı imkanlarla gariban kadınları bilinçlendirebilmek için meme kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekebilmek amacıyla bir panel düzenledi. Ocak yöneticileri, Meme Der Başkanı Ülkü Büyükgönenç ile görüşerek panele katılıp katılamayacağını sordu. Büyükgönenç de kendilerine daha önemli ve büyük bir etkinlik hazırlığı içerisinde olduklarını belirterek panele katılmayacaklarını ve destek vermeyecekleri cevabını verdi.
Bu önemli ve büyük etkinlik neydi merak ettiniz değil mi?
Kızkulesinde kahvaltı yapmaya gitmek
Evet, bu çok önemli ve büyük etkinlik, kadınlarla toplaşıp Kızkulesinde kahvaltıya gitmekti.
Çünkü Muhterem Hanımefendi'nin gariban kadınlara ayıracak vakti yoktu...
Sevgili Okuyucularım,
Lütfen kimse yanlış anlamasın.
İnsanların yediği, içtiği, nerede ne yapmaya gittiği bizi ilgilendirmez.
Ancak, toplum sağlığı ile ilgili bir sosyal konuyu kullanarak bunu yemek masası mezesi yapmak suretiyle üstelik biz gazetecilerin üzerinden gösteriş yapmak isterseniz; biz de o fotoğrafları ve yayını sizin istediğiniz gibi değil, kendi istediğimiz gibi yayımlarız.
Bizim açımızdan haber değeri taşıyan bölüm burasıdır.
Afiyet olsun