CHP Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'nin hafta sonunda İstanbul'daki mtiingler serisinin son durağı Silivri oldu. Atatürk Meydanı Festival Alanı'nda binlerce Silivrili'den oluşan coşkulu kalabalığa hitap eden İnce özetle şunları söyledi:
Harikasın Silivri, sağolun. 81. mitingimizdeyiz. Meydan meydan dolaşıyoruz. bugün İstanbul'da 5. mitingimiz. Yarın Diyarbakır'dayım. İnsanlara diyoruz ki, tarıma dayalı sanayi. Tarım alanları mera alanları insan kaynaklarını atıl durumdan alıp işlevsel duruma getireceğiz. Türkiye'de hukuku tesis edeceğiz. Bağımsız mahkemeler olacak. Eğitim çağdaş olacak. Kadınlar tencerede et mi kaynar dert mi kaynar?mutfaktaki enflasyon yüzde 30 olmuş. Kuantum diyoruz, endüstri 4.0 sıfır diyoruz. Fabrika diyoruz. Gençlere iş diyoruz. Emekliye asgari üceet tutarında ramazan ve kurban bayramında maaş diyoruz. Atanamayan öğretmenleri atayacağız diyoruz. Asgari ücret 2 bin 200 lira olacak diyoruz. Özgür gençler yetiştireceğiz diyoruz. Çiftçinin borcunun faizini sileceğiz diyoruz. Benim bir rakibim var o da diyor ki sürekli olarak bay Muharrem Bay Muharrem, böyle demekle olmaz, millet sana bay bay Recep deyiverir. Erdoğan ben seninle ekonomi tarışmak istiyorum. Beğendiğin bir televizyon kanalında çık karşıma tartışalım. ‘Muharrem İnce’nin mitinglerinde nasıl oluyor da har partiden insan var, Kürt var Türk var, Alevi var, Sünni var’ diyorlar. ‘Bu nasıl oluyor?’ diyorlar. Bir Afrika atasözü diyor ki: Eğer zebra, tilki, tavşan, aslan, kaplan, geyik hepsi aynı tarafa doğru kaçıyorsa o ormanda yangın çıkmıştır. Benim AKP'li kardeşlerim, kıraathane açacakmış, çaylar kekler beleşmiş. Yani diyor ki, ben sizi iş sahibi yapamam, kekle çayı yiyip için. Tamam kıraahanede yiyip içtin, evde ne yiyeceksin? Bedava kek isteyenler Erdoğan'a oy versin, iş isteyenler İnce'ye oy versin. Erdoğan sen otomobilin kaportasına talipsin. Ben beynine. Bana diyorlar ki sen fizikçisin, ekonomiden anlamazsın. Matematik bilen adam ekonomiyi de bilir Erdoğan. Size huzur vaat ediyorum. Kimsenin kimseyi dışlamadığı, ötekileştirmediği. Türkiye'de bütün gazeteler televizyonlar onun. Erdoğan'ın yayınlarını kesintisiz veriyorlar benim yayınlarımdan bazılarını veriyorlar. O da üç beş dakika.
Birinci köprüyü Demirel, ikinci köprüyü Özal, üçüncü köprüyü Erdoğan yaptı. Demirel’in yaptığı köprüden gidiş geliş 11 TL. Erdoğan’ın yaptığı köprü giderken 114 TL, giderken 114 TL, toplamda 228 TL. Bayramda İstanbul’a giderseniz Demirel’in yaptığı köprü bedava, Erdoğan’ın yaptığı köprü parayla. İktidara geldiğinde fakir fukarayı temsil ediyordu. Artık değil, artık milletin evladı halk çocuğu benim, o saraylı. 1150 odalı odada, kilosu 4500 TL olan beyaz çaydan içiyor. Erdoğan beyaz Türk, ben Türkiye’nin zencisiyim. Ben size demokrasi, huzur, refah, özgürlük vaat ediyorum. Erdoğan 180 defa Kamu İhale Kanunu'nu değiştirdin. Yandaşlarına ihale verdin. 2 milyon dolar saraya harcadın. İstanbul'da 5 tane saray kullanıyorsun. O yetmedi, Marmaris'e 300 odalu yazlık saray yaptırıyorsun. Yazık günah. Silivri'de sözüm olsun Türk milletine, o yazlık sarayını engelli gençlere tahsis edeceğim. Faizle kavga etti, faiz yükseldi dolarla kavga etti dolar yükseldi, İnce ile kavga etti İnce yükseliyor.
Türkiye’nin cari açığı 55 milyar dolar oldu. 250 milyar dolar ithalat yapıyor. Resmi enflasyon 12,64; mutfaktaki enflasyon yüzde 30. Türkiye çöküyor. Dünyada ekonomik kriz yaşayan ülkelerde eski liderlerin hiçbirisi ülkelerini düzlüğe çıkaramamıştır. Eğer bir ülke ekonomik olarak daralmışsa o ülkenin çıkışı hep yeni bir isimle olmuştur. Ne yapacağız? 1-Erdoğan 16 senede 180 defa kamu ihale kanununu değiştirdi, neden? Yandaşlarına kaynak aktarmak için. Benim dönemimde bu olmayacak. 2 milyar dolar saraya harcadın o yetmedi. İstanbul’da 5 tane de saray kullanıyorsun. O da yetmedi Marmaris’te 300 odalı saray yaptırıyorsun. Yazık, günah. Bu fakir fukaranın parasıyla kendine saray yaptırıyorsun. Silivri’de sözüm olsun tüm Türkiye’ye, o yazlık sarayı engelli kardeşlerime tahsis edeceğim.
