Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar ve Cumhuriyet Halk Partisi Silivri İlçe Başkanı Mümin Tuğlu, CHP ilçe binasında birlikte basın toplantısı düzenledi.

Kalabalık bir partili grubunun da katıldığı basın toplantısında, Silivri'nin siyasi gündemi ile ilgili konular konuşuldu.

İLK SÖZÜ MÜMİN TUĞLU ALDI

İlk olarak söz alan CHP İlçe Başkanı Mümin Tuğlu, yerel seçimlerin yapılmasına bir yıldan az zaman kaldığına dikkat çekerek CHP'li belediyelere Hükümet tarafından yoğun bir şekilde baskı yapıldığını söyledi.

AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş'ın üslubunu da siyasetten uzak bulduğunu belirten Tuğlu, “Üslubuna kaç kere dikkat et dedim. Fakat kendisi hala belediye başkanımızı yalancılıkla suçluyor. Kendi adamları Karakaş için çok şaşırdığı zaman sadece doğru söylediğini ifade ediyor.” dedi ve ekledi “Başkanımıza laf söyleyecek son kişi olduğunu unutmasın” dedi.

YILMAZ KANDEMİR BİR VAKADIR

Tuğlu, CHP’den istifa eden ve Bağımsız Belediye Meclis üyesi olan Yılmaz Kandemir’in, Başkan Işıklar ile ilgili sözlerini de doğru bulmadığını belirtti. Tuğlu “Yılmaz Kandemir tam bir vaka. Cevap vermek bile istemiyorum. Belgesiz bilgisiz ilgisiz konuşuyor. Buralara kadar kendisini CHP getirdi. Seçime kadar kendisini çekeceğiz. Fakat hukuki yollarla kendisine cevap vereceğiz. Belden aşağı, hakaret dolu sözlerine karşı kendisini kale almak da istemiyorum. Belediye Başkanımız Özcan Işıklar’ın hizmet etmekten başka düşüncesi yok.” dedi.

IŞIKLAR KONUŞTU

Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar da yaptığı konuşmada, AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş'ın her konuda yaşlan söylemeyi alışkanlık haline getirdiğine ve bu huyundan dolayı AK partililerin de büyük rahatsızlık duyduğuna dikkat çekti.

Karakaş'ın ancak şaşırdığı zaman doğruları söylediğini vurgulayan Işıklar, Engelli Yaşlı Koordinasyon Merkezi, Mahalle Evleri, Gıda Bankası, Kariyer İstihdam Ofisi ile ilgili çalışmalarından örnek verdi ve “Ben bu projeleri AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş’ın anlamasını beklemiyorum. Yaptıkları 3 binayı, çay bahçesini ve Sanatkârlar Caddesindeki ışıklandırmayı hizmet sanıyorlar. Onlarda benim yaptığım hizmetleri anlayacak yetenek yok. Siyahla beyaz kadar farklıyız. Karakaş bu şark kafası ile giderse halkın önünde mahkûm olacak. Bakın Kültür Merkezi Projesi bir türlü onaylanmıyor, otopark projesi için bekliyoruz. Bu şark kafası insanları evlerine sokma dışarı çıkarmama anlayışıdır.

BELEDİYECİLİK NASIL YAPILIR BİZE BAKIP ÖĞRENSİNLER

İnşallah kendisi belediye başkan adayı olur. Ona siyasetin nasıl yapıldığını anlatırım. Kendisinden öğreneceğim hiçbir şey yok. Biz kapanan belde belediyelerini alarak, belediyemize bağlanan köylerimize sahip çıkarak, 50 km uzağındaki köyüne hizmet götürme çabasındayız. Çok fazla konuşmasın. Bu dönem belediyecilik nasıl yapılır bize baksın da iyi öğrensin. Ondan ders alacak değilim. Bir sonraki dönemde meclise bile giremeyecek.

AFRA TAFRAYA GEREK YOK

1/5000’lik planlarda kendilerini suçüstü yakalamaktan bıktım. Mecliste cevap vermekten bıktım. Orası kreş değil. Tamam ben öğretmenim öğretirim ama biraz da kendi çalışsın. Afra tafra yapıyor bana. Geçen meclis toplantısında tarihi köprünün trafiğe açılması ile ilgili dışarı çıkıp telefonla konuşuyormuş gibi yapıyor. Islah projesine gittiler Harmanlık Bölgesinden başladılar. Kulağı tersten tuttular. Planlara dönelim. Selimpaşa’da pastane köşelerinde toplantı yapacağına halkı dinleseydi.

TOPBAŞ'A TEŞEKKÜR ETMEMDEN NİÇİN RAHATSIZ OLDULAR?

Bana astığım panoyla ilgili İSKİ müdürüne neden teşekkür ettiğimi sormuş. Islah projesinin olduğu yere İBB Başkanı Kadir Topbaş ve İSKİ müdürüne teşekkür etmiştim.Ne alakası varmış. İSKİ İBB’nin bir kurumu değil mi? Ayrıcalıkları mı var? Kendisinin İBB’ye bağlı olduğundan haberi mi yok?

EN ÇOK ARAZİ SATIŞINI ONLAR YAPTI

Arazi satışları ile ilgili onların rekorunu kırmam mümkün değil. Zaten onlar bu konuda tarihe geçti. Ödediğim borç faizleri de onlardan kalma. Bıraktıkları borçların faizlerini ödüyorum. Belediyede hiç borçlanmalara faiz olur mu? Birtek kamu borçlarına olur. Bir inşaat firmasına yada başka yere borçlanıldığında faiz işlemez. Belediye başkanlığı koltuğuna ilk oturduğumda gelip odamdan klimaları söktüler. O günleri unuttu galiba. Tam bir kepazelik. Maaşları ödemediğimizi söylemiş. Bugün maaş günü. Mayıs sonuna kadar kimsenin ne ikramiyesi ne maaşı kalmayacak. Biz hiçbir yerden yardım almadan borçlarımızı ödüyoruz. Silivri’ye 150 trilyonluk yatırım yapmışız. Borcumuz ise kendilerinin belediyecilik yaptığı dönemle aynı. Onlar ise 50 trilyonluk bütçeyle bu borcu yapmış.

80 MİLYARI BULMAK DEĞİL BULAMAMAK MARİFETTİR

Beni Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na şikâyet etmiş. Sebep Değirmenköy’deki CHP İlçe binasının belediyenin yerinde olduğu için kirasını ödememesi. Ödeyemedik, bulamadık. Yok bulamıyorum. Ben de kendisini genel başkanları Recep Tayyip Erdoğan’a şikayet edeceğim. Her ay 50,60 bin lirayı hatta 80 bin lirayı, eski parayla 80 milyarı nereden buluyor? İlçe binasının kirası zaten 18 bin lira. Bulmak değil bulamamak marifet. Nasıl ödüyor açıklasın. Önce onu söylesin. Bu parayı bulmak değil bulamamak marifet.

KARAKAŞ'A PARA VEREYİM HEYKEL YERİNE O DURSUN

Sahildeki yoğurtçu heykeli için biri “Bana şu kadar para versinler ben orda beklerim o heykel kaldırılsın” demiş. Anlayışa bakın. Ben Karakaş’a 30 bin lira teklif ediyorum. Gitsin orda dursun. 3 maaşımdan feragat ediyorum. Alsın eline kepçeleri beklesin orda.

İNSANA İNSAN GİBİ DAVRANMAK MI EŞANTİYOR?

Eşantiyon belediyeciliği yaptığımızı söylemiş. Yeni doğan bebeğe emzik, biberon, anneye vitamin, yeni okula başlayan çocuğa önlük kitap seti, yeni evlenen çiftlere havlu takımı veriyoruz. İnsanı insan yerine koymak eşantiyon mu? Hem de partili partisiz kimseyi ayırmadan.

ESENYURT'TAKİ AĞABEYLERİ İLE BİZİ KARIŞTIRMASIN

Telefon faturalarına binlerce lira ödeniyormuş. Cep telefonuma 140 TL’den fazla fatura gelirse üstünü ben ödüyorum. Tonerleri bile kontrol ediyorum. Bizi başkalarıyla karıştırmasın. Esenyurt’taki ağabeyleriyle mesela. Biz gelmeseydik Silivri’de Esenyurt gibi yağmalanacaktı. Bizi oradaki ağabeyleri ile karıştırmasın.

LAF EBELİĞİ YAPIYOR

Planlarla ilgili ya çare söyle ya sus. 10.000 itiraz dilekçesi var. Tam 6 toplantı yaptım. Geçen meclis salonunda 10 dakika ara verelim sonra toplanıp yeniden konuşalım dedim bir baktım kimse kalmamış. Suçüstü yakalandılar çünkü. Yine söylüyorum Atatürk Meydanında bile yapmaya hazırım toplantıyı. Ama yeni bir şey ile gelsin. Madem irade onlarda laf ebeliği yapmasın. Ucuz siyasetin hiçbir yerinde yokuz. Üniversiteleri diline dolamış. Canları acıyor biliyorum. Ama ben olsam madem güç onlarda belediyenin yapmadıklarını yapardım. Ama onun gözü kararmış. Yolları düzeltiyoruz, çiçek ekiyoruz başımıza zabıta dikiyor. Bu tavrı kendisine siyasi bir fayda sağlamayacak. Seçimde göreceğiz. Anket kendimiziz. Anket halk...

DİNDARLA DİNCİYİ AYIRIYORUM

Ben dindarla dinciyi ayırıyorum. Bir insanın cemaate, tarikata inancı olabilir. Ben belediye başkanıyım. İlçemde kim ne faaliyet gösteriyorsa hepsine giderim. Bu kentte yaşamak herkesin hakkıysa düşünmek te herkesin hakkı. Ama geçtiğimiz hafta sonu gelen Mahmut Ustaosmanoğlu ve diğer gelenlerin toplantısına gitmedim. Çiçek yolladım. Bana rasyonel gelmediği için katılmak istemedim. Silivri’ye Devlet Bahçeli’de geldi. Onu da karşıladım. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gelsin onu da karşılar, misafirperverliğimi gösteririm. Ama o günkü toplantıya ısrarla “katıldığımın” söylenmesi bir medyum havası yaşadıklarını gösterdi. Bende kendimden şüphe ettim acaba gittim mi diye. Hep söylüyorum 23 Nisan da bizim, Kurban Bayramı da 19 Mayıs’ta. Milliyette bizim demokrasi de.

SİLKENT'İN KAR ETMESİ ZATEN YASAK

SİLKENT’in battığını söylemiş. Burasının bir kar amacı yok. Kar etmemeyi göz aldık zarar etmeyi de göze alacağız. Halk ekmeklerini kapatırsak ne olacak. İnsanlar 85 kuruştan ekmek alıyor. Silivri’nin bazı yerlerinde insanlar halk ekmekten bile ekmek alamayıp bir günlük bayatlamış ekmekleri daha ucuza almak için ertesi gün geliyorlar. Kar etmiyoruz ama nasıl kapatalım? Onlar bedava kömür dağıttı diye Kömür İşletmeleri zarar edip battı. Ona baksınlar.

DOĞRU SÖYLEDİĞİNE HİÇ ŞAHİT OLMADIM

Çok sık yalancı kelimesini kullanıyor. Ben kendisinin hiç doğru söylediğine şahit olmadım. Bana soracak olursa bana öğüt verecek en son kişi o. Bu kasabanın şerifi o değil. Ben seçim kazandım. Seçim kazandım ve karşımda bir kaybeden vardı. Kaybeden olmadan kazanan olmaz. Onun bizim meclis üyelerimizle kendi meclis üyelerinden bir farkı yok. Sade bir meclis üyesi. İlçe başkanı olması ona bazı hakları vermiyor. O meclisin başkanı benim.

FARKINDA OLMADAN SUÇUNU İTİRAF EDİYOR

Gümüşyaka’daki üniversiteyi bana en son soracak kişi o. Kendisi İBB’de imar komisyonun yardımcısıydı. Neden geçen dönem üniversitelerle alakalı Silivri’ye bir şey yapmamışlar? Bir insan bir şeyi eleştirirken suçunu da itiraf eder. MEF Üniversitesi ile ilgili vakfa araziyi verdiğimizi söylemiş. Üst kullanım hakkı verdik. Bu bir yer tahsisi gibi. Nasıl bir büfeye yer verip encümen kararıyla bir bedel istiyorsunuz bu da aynısı.

İKTİDAR OLMANIN DİKTATÖRLÜĞÜNÜ YAPIYORLAR

Kültür Merkezi olsun dedik hala bakanlıktan onay gelecek. Hala geciktiriyorlar. Korku var çünkü. Bir gece köprü üzerindeki “Silivri’de çay içmeye bekleriz.” “Değirmenköy domatesimizi tadın” “sahildeki balıkçılarımızı ziyaret edin” şeklinde afişlerimiz vardı bir gecede kaldırdılar. Ben bu beyni açıp bakmak istiyorum. Ayıp. Bir diktatörlük var. İBB’ye yazı yazdım. Gelin üst geçidi tamir edin dedim “Burası Karayollarına ait” dedi. Onarmaya gelince onlara ait değil. Ama afiş asınca onlara ait. Afişlerimizi ne söktürmeye ne de asmaya yetkileri yok.  İktidar olmanın diktatörlüğünü yapıyorlar.

O PROJELERİ HATIRA OLARAK SAKLASIN

AK Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş “Silivri’nin yeni belediye binasını çizdik” sözlerini yanıtlayan Işıklar “Hatıra olarak saklar. Albüm yapsın. Gereksiz ve lüzumsuz bir iş olmuş. Hobi olarak saklamasını istiyorum. Mezarlığın içine belediye binası yapan, hatta karşısına da Adliye Binası yapan bir anlayışta onlar. Onun bildikleri Fas’ta, Tunus’ta uygulanıyor. Ortadoğu’da Şark Kültürü ile uygulanıyor. Esenyurt’ta uygulanıyor. Ne kadar belediyecilikten anladığını görüyoruz. Fantazi yapıyor.

KARAKAŞ'I TAŞLARLAR

Işıklar sahildeki kıyı kenar çizgisinde kalan ve hazine arazileri üzerindeki işletme ve eğlence yerlerinin, büfelerin yıkılması, yıktırılması halinde Karakaş’ı taşlayacaklarını da ifade ederek “Yıkamazlar cesaret edemezler. Silivri halkı onları taşlar. Şeytan taşlar gibi hem de. Düşmanın hata yapıyorsa rahatsız etme demişler. Kendisini mütevazi ilçe binamıza gelsin baksın. Ama çarpılır kalır. Buradan bir daha çıkamaz.

KADİR TOPBAŞ'A PROJEYİ BEN SUNDUM

Boşnakbahçe Yarların oraya düzenleme yapıp büfeler koyduk. O çirkin görünüm gitti. Bana diyor ki “İBB Başkanımız Kadir Topbaş’a verdiği sözü tutmadı. Buraya hiçbirşey yapılmayacaktı” diyor. Bizzat ben yanımda birkaç basın mensubu ile birlikte Başkan Topbaş’a buranın projesini gösterdim. “Çirkin görüntüden uzaklaşsın. Burda geceleri olaylar yaşanıyor. Bir düzenleme yapalım. Projesi de bu” dedim kendisi de tamam uygundur dedi. Ne sözünden bahsediyor?

Son olarak Işıklar sahildeki balıkçı barınaklarında yaşanan sıkıntıya değinerek “Arkadaşlara söyledik. Ama hep fazlasını istiyorlar. Tamah etmiyorlar. Bu konuyla alakalı gerekeni yapacağız. Biz zor durumda kalıyoruz” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim