CHP Silivri ilçe yönetimi geçtiğimiz Perşembe akşamı örgüt toplantısı düzenledi ve partililer bir araya geldi.
Toplantıda yine eski belediye başkanı Özcan Işıklar ve eski ilçe başkanı Suna Göçengil başrol sayılabilecek pozisyondaydı.
CHP eğer Silivri’de belediyeyi kaybettiyse bu iki isim yüzünden kaybetti…
Işıklar, belediye başkanlığı süresince parti içerisindeki Yunanistan göçmenlerine adeta “üstün ırk” muamelesi yaptı.
İnsanları aşırı derecede ötekileştirdi…
Belirli insanlar herkese göstere göstere belediye imkanları ile zenginleştirildi…
Dolayısıyla partililerin büyük bir bölümünde “başkalarının kalkınması için piyon olarak kullanıldıkları” algısı oluştu. Yani CHP'ye inanmış ve gönül vermiş insanlar adeta enayi yerine konuldu...
Suna Göçengil, ilçe başkanı olarak partinin menfaatlerini değil; Özcan Işıklar’ın kişisel siyasi menfaatlerini koruyarak kolladı.
Partililere karşı ayak oyunları oynandı...
Örneğin; Işıklar’ın kalkındırdığı Yunanistan göçmenleri haricinde herhangi biri parti binasına derdini anlatmaya gittiği zaman hemen kendisini ekarte edebilmek için önceden kurgulanmış küçük bir tiyatral oyun oynanırdı.
Nasıl bir oyundu bu?
Partili vatandaş evinde ailesine defalarca danışıp uzun uzun düşündükten sonra utana sıkıla partisine derdini anlatmaya gidiyor. İlçe başkanı Suna Göçengil’in odasına girer girmez hemen sabahtan akşama kadar partide oturan ve gizlice maaşa bağlanmış 4-5 kişi “hoş geldiniz” deme bahanesiyle odaya girerek karşısına oturuyor. Böylece partiye gelen vatandaşın ilçe başkanı ile yalnız kalmasının önü kesiliyor. Vatandaş da kalabalıktan utanarak derdini anlatamıyor ve çayını içtikten sonra çıkıp gidiyordu.
Yüzlerce partiliye bunu yaptılar...
Parti imkanlarını sadece kendilerine kullandılar...
Suna Göçengil’in bir görevi daha vardı; o da belediye başkanlığı için Özcan Işıklar’a parti içi rakip çıkmasını engellemekti.
Özcan Işıklar ve Suna Göçengil, CHP’yi “babalarının şirketi” gibi yönetti….
Peki sonuçta ne oldu?
Böyle yapa yapa seçim kaybettiler… En büyük zararı da CHP’ye verdiler…
2019 seçimlerinde Silivri sandıklarında Ekrem İmamoğlu’na verilen oy ile Özcan Işıklar’a verilen oy arasındaki farka baktığınız zaman CHP seçmeninin Işıklar ve Göçengil’e gösterdiği tepkiyi rahatlıkla görebiliyorsunuz...
İşte bu hezimetin sorumlusu Özcan Işıklar ve Suna Göçengil'dir...
Şimdi gelelim yeniden Perşembe akşamı yapılan örgüt toplantısına…
Ne demiştik?
Toplantıda yine eski belediye başkanı Özcan Işıklar ve eski ilçe başkanı Suna Göçengil başrol sayılabilecek pozisyondaydı.
10 yıllık belediye başkanlığı döneminde Özcan Işıklar’ın elinden öyle büyük paralar geçti ki; parti içerisinde adeta bir holding sayılabilecek derecede menfaat grubu oluşturdu.
Siz oy verdiniz onların hayat kalitesi arttı...
O dönemin Gençlik Kolları Başkanı ve şimdiki ilçe başkanı Berker Esen de o menfaat grubunun içerisindeydi…
Suna Göçengil nasıl ki CHP’nin değil; Özcan Işıklar’ın kişisel menfaatleri için çalıştıysa Berker Esen de “aman ilçe yönetimi bizim menfaat grubunun elinden çıkmasın” telaşı içerisinde…
Berker Esen, partisini ilçe başkanı gibi değil parti müdürü gibi yönetiyor…
Davul Esen’in boynunda, ancak tokmak halen havuz birikintisinin başında olan Işıklar’ın elinde…