AK Parti Silivri İlçe Teşkilatı’nda beklenen gelişme gerçekleşti ve Belediye Meclis Üyesi Lütfü Vardar partiden istifa etti.

Öncelikle bu istifanın Vardar ile sınırlı kalmayacağını ve en az bir meclis üyesinin daha; hatta isim de vereyim Yusuf Köroğlu’nun da AK Parti’den istifa edeceği bilgisi alıyoruz.

Sadece bu kadar mı?

Hayır değil…

Eski meclis üyelerinden 2-3 kişinin de bugün yarın istifa haberini duyacağız.
 

Şimdi bu durumu iyi analiz etmemiz gerekiyor.

Hemen şu soruları soralım;

AK Parti’de neler oluyor?

Lütfü Vardar niçin istifa etti?

Diğer isimler niçin istifa edecek?
 

Herkesin farkında olduğu ancak kimsenin kolay kolay dillendiremediği bir gerçeği belirtelim önce.

AK Parti, sıradan bir siyasi parti değil…

Bir takım gizli ajandaları; örtülü amaç ve gündemleri olan bir parti…

AK Parti’nin birinci önceliğinin Silivri’ye hizmet olduğuna hiçbir zaman inanmadım.

Örneğin, Silivri İlçe Teşkilatı’nı oluşturan üyelerin yüzde 78’inin Güneydoğu kökenli olduğu kaç kişi biliyor?

Bu bilgi aslında partinin aile sırrı olan bir bilgidir ve ilk defa bir medya organında yazılıyor.

Silivri’nin yerlisi olan Vardar, parti içerisinde yıllarca doku uyuşmazlığı yaşamıştır…

Parti içerisinde doku uyuşmazlığı yaşayan isimler de sadece Vardar’dan ibaret değildir…
 

Bazı çevreler, her ne kadar AK Parti içerisindeki sorunun İlçe Başkanı Dilek Demiral olduğu algısını oluşturmak için gayret sarf ediyorsa da; hiçbir sorunun direk olarak Demiral ile alakası yok aslında.

Lütfü Vardar’ın istifasının en temel sebebi; AK Parti’nin maskesinin artık yavaş yavaş düşmeye başlamasıdır.

Türklük karşıtı ve aşırı derecede gayri milli politikalar güden AK Parti içerisinde vatanını ve milletini seven çok sayıda insan; bu politikalardan şiddetle rahatsız olmaktadır.

Kaldı ki Vardar; yazılı istifa dilekçesinde “..AK Parti’nin Silivri’de belediye seçimlerini kazanması ve Silivri halkının kapsamlı çözüme muhtaç sorunlarının neticelendirilmesi mümkün gözükmemektedir...” diyor.

Bu cümlenin ne anlama geldiğini kaç kişi fark etti bilemiyorum…

Özellikle ikinci cümleyi irdelersek; AK Parti’nin Silivri’ye hizmet gibi bir amacının olmadığını artık tereddüde maruz kalmayacak şekilde anladığını belirtiyor Lütfü Vardar...

Hala anlamayan varsa daha da açayım isterseniz;

Lütfü Vardar, AK Parti’nin amacının, Silivri’ye hizmet etmek değil, Silivri’nin kaynaklarını ele geçirmek olduğunu anlatmak istiyor.
 
Gelelim “Dilek Demiral meselesi” diye suni bir mesele olduğu algısını oluşturmak isteyenlerin amacına.

Neymiş efendim, AK Parti içerisinde bir Dilek Demiral sorunu varmış ve Lütfü Vardar bu nedenle istifa etmiş. Demiral krizi iyi yönetememiş. Bundan sonraki istifalar da Demiral yüzünden olacakmış…

Külliyen yalan…

Kişisel siyasi beklentilere hizmet eden yalanlar bunlar...

Gelmiş geçmiç AK Parti Silivri ilçe başkanları arasında; Dilek Demiral ve eski ilçe başkanlarından Halit Girgin şimdiye kadar en iyi niyetli olanlarıydı.

Demiral’dan bir önceki ile başkanı olan Metin Karakaş, gereğinden fazla profesyonel bir siyaset yaptı. Silivri’ye uzun vadede çok fazla zararı olan ancak kısa vadede kendisi ile işbirliği yapanlara maddi yarar sağlayan bu siyaset tarzını özleyen bir takım çıkar çevreleri, 2019 belediye başkan adaylığı için Karakaş’ın önünü açabilmek amacıyla Demiral’ı karalamaya çalışıyor.

Kısa vadeli hedefleri; Karakaş2 yıl içerisinde tekrar ilçe başkanı yapabilmek...

Ben bunu çok iyi görebiliyorum…
 

Şimdi de Vardar’ın dışında istifası beklenen diğer bir isme bakalım.

Silivri Belediye Meclis Üyesi (Değirmenköylü) Yusuf Köroğlu

Köroğlu deyince çoğumuzun aklına, daha birkaç ay önce başkan adayı olduğu ilçe kongresi geliyor.

İlçe başkan adayı olmasına rağmen, üst yönetim tarafından emrivaki yapılarak önünün kesildiğini hatırlıyoruz.

Köroğlu’nun istifası için tek sebep bu değil tabi ki…

Lütfü Vardar için yukarıda saydığım bütün sebepler Yusuf Köroğlu için de geçerli…
 

Şimdi size AK Partili bir isimden daha bahsedeceğim.

Bu ismin istifası beklenmiyor.

Hatta şu şartlar altında mümkün değil…

Ancak, AK Parti seçim kaybeder ve hükûmetten düşerse; gemiyi ilk terk edecek olanlardan birisidir bu isim…

Mustafa Saral…

Mustafa Saral,
AK Parti’ye iktidar olduktan sonra katılan bir isim.

Evet, belki halen AK Partili Silivri Belediye Meclis Üyesi sıfatına sahip. Ancak, CHP’li Belediye Başkanı’na da el altından “zor durumun olursa yanındayım abi” mesajı gönderdiği duyumlarını alıyoruz.

Nitekim, Ortaköy’deki arazi satışı ile ilgili oylamaya katılmayarak Işıklar’a verdiği pasif destek de bu tezi güçlendiriyor...