Silivri siyasetince arsızca yalanlar söyleniyor mu?

Silivri siyasetinde utanmazca oyunlar oynanıyor mu?

Silivri siyasetinde küçük hesaplar uğruna insanların en yüce duyguları bile uzaktan kumanda edilmeye çalışıyor mu?

Silivri siyasetinde belirli menfaatler uğruna insanlar yanlış yönlendirilmeye çalışıyor mu?

Yemin ederek söylüyorum ki hepsi yapılıyor.

İşte şimdi size bugünlerde yaşanan ve aynen bu tanımlara uyan bir örnek vermek istiyorum.
 

Ülkemizde son zamanlarda yoğunlaşan terör olayları ve şehitlerimize karşı saygı gereğince Silivri Yoğurt Festivali bu yıl eğlence kısmından arındırılmış bir şekilde organize ediliyor.

Her yıl coşkulu bir şekilde gerçekleştirilen festival yürüyüşünün de yine bu kapsamda sadeleştirilerek yapılması planlandı.

Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, şiddete ve teröre karşı; barışın önemine dikkat çekebilmek amacıyla bu yıl yapılan yürüyüşe “Barış Yürüyüşü” adını verdi.

Aynı şekilde “Silivri Yoğurdunun Beyazı Barışın Simgesidir” şeklinde bir slogan üretilerek; liratürde barışın simgesi olan beyaz güvercinlerin rengine çağrışım yapıldı.

Şimdi size soruyorum;

Buraya kadar bir yanlışlık var mı?

Ben olmadığını düşünüyorum…
 

Silivri’de her yıl iki veya üç kez buna benzer yürüyüşler yapılır.

Örneğin Cumhuriyet Bayramı’nda “Cumhuriyet Yürüyüşü” düzenlenir.

Aynı şekilde 19 Mayıs’ta “Gençlik Yürüyüşü” düzenlenir

Yoğurt Festivali dönemlerinde de “Festival Yürüyüşü” düzenlenir.
 
İşte bu yıl yapılan ve içerisinde olduğumuz hassas günlerden dolayı “Barış Yürüyüşü” adı verilen yürüyüş öncesi de şimdiye kadar defalarca yapıldığı gibi; yerel basın, belediye hoparlörü, internet ortamı gibi kitle iletişim araçlarıyla “Silivri’de ikamet eden bütün vatandaşlarbakın burası çok önemli olduğu için bir kere daha tekrarlıyorum;Silivri’de ikamet eden bütün vatandaşlaryürüyüşe davet edildi.

Yürüyüşün yapılmasından bir gün önce HDP Silivri İlçe Örgütü, üyelerine bir sms göndererek yürüyüşe katılacaklarını belirtip kendine göre davette bulunmuş.

Bir grup HDP’li de kendi partisinin yöneticileri tarafından yapılan bu davete uyarak yürüyüşe katılmış.

Bakın dikkat ettiyseniz “katıldı” yerine “katılmış” kelimesini kullanıyorum; çünkü yürüyüşün en ön tarafında yer alan protokol bölümünde HDP’yi temsil eden kimseyi göremedim...

Ancak HDP’liler, partinin facebook profilinde bazı fotoğraflar paylaşarak yürüyüşe katıldıklarını beyan ettiler.

Baştan da belirttiğim gibi bu yürüyüş Silivri’de ikamet eden bütün vatandaşların katılımına açık bir yürüyüş olduğu için hiç kimse, bir başkasına “sen şu partidensin gelme, katılamazsın” veya daha açık olmak gerekirse “sen HDP’lisin niye geldin” diyemezdi.

Doğal olarak HDP’lilere de “niye geldiniz” denilmedi…

Bu arada MHP’li bazı arkadaşlarımız da HDP’nin yürüyüşe katılmış olmasından rahatsızlık duyduklarını yine sosyal medya üzerinden beyan etti.

İşin içerisine şiddet girmediği sürece herkesin düşüncesini beyan etmesine saygı duymak durumundayız.

Ancak, yürüyüş öncesi; Özcan Işıklar’a muhalif olup da kendisine siyaseten zarar vermek isteyen bazı kişiler sosyal medya üzerinden “Özcan Işıklar bu yürüyüşü HDP ile ortaklaşa düzenliyor” şeklinde gerçek dışı ve insanları aldatmaya yönelik bir bilgi yaymaya başladı.

Işıklar da bu durumu öğrenince kendi sosyal medya hesabı üzerinden yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamanın içerisinde de aynen “Barışa ve kardeşliğe olan inancımız Türkiye'nin ve Silivri'nin yarınlarına olan umudumuzla dimdik ayaktayız ve aydınlığa yürüyen ülkemizin barışa adanmış olan adımları olmaya devam edeceğiz. Bize ders vermeye o yarım akıllarıyla ayrışmayı düşmanlığı körükleyen hainlere zibidilere ve şov peşinde koşan zavallılara söyleyecek çok şey var ama yeri ve günü bu gün değil..” şeklinde bir cümle kullandı.

Yani özetle, Işıklar, bu algı oyununu yapanları “zibidi olarak nitelendirdi.

Ortalığı karıştırmak isteyen aynı kişilerin bu sefer de, Işıklar’ın “zibidi” kelimesini MHP’lilere hitaben söylediği gibi çarpıtılmış bir bilgiyi yayarak Işıklar’a karşı suni bir tepki oluşturmaya çalıştığına şahit olduk.

Söz konusu açıklama hazırlanırken de yayımlandıktan sonra da tesadüfen Işıklar ile birlikteydim.

Işıklar’ın “zibidi” kelimesini, vatan ve millet gibi değerler karşısında hassas olan MHP’lilere hitaben değil, kelime ve algı oyunları yaparak ortalığı karıştırmak isteyenlere karşı kullandığının bizzat tanığıyım.
 

Sevgili Silivrililer,

Yazımın başında da belirttiğim gibi; bazı kişilerin “aman Işıklar gitsin de bizimle daha yakın ilişkiler kuracak bir belediye başkanı gelsin” şeklindeki kişisel beklentileri uğruna Silivri insanını neredeyse birbirine kırdıracak bir oyunun içerisine girmiş olduklarını görüyorum.

Ve sonuç olarak sadece şunu belirtmek istiyorum:

Boşuna beklersiniz,

Boşuna…

Silivri insanı bu oyunlara gelmez…