Çocukluğumuzdan bu yana bizlere anlatılan masallar vardır.

Bu masalların tamamına yakını hayatla ilgili çeşitli tecrübeleri barındıran tavsiyeler içerir.

Örneğin Ezop Masalları'nda hayvanların birbirleri ile olan kurgusal ilişkilerinden yola çıkılarak insanların hayat boyunca karşılaşacakları entrika ve oyunlara karşı uyanık olunmasını öğütler…

Lâ Fontaine (tam ismi: Jean de La Fontaine) olsun, Grimm Kardeşler olsun; yazmış oldukları masallarda yine hep insanların hayat boyu karşılaşacakları entrikaları ve oyunları farklı karakterler üzerinden kurgusal bir şekilde anlatarak bu oyunlara karşı dikkatli olunması için çeşitli tavsiyelerde bulunur…

"Kırmızı Başlıklı Kız" masalı hepimizin çocukluğunda mutlaka dinlediği bir masaldır… Masalda; küçük kızı yemek isteyen ama kandırmayı başaramayan kurdun en sonunda tonton büyükanne kılığına girerek amacına ulaşmaya çalışmasını anlatır.

Burada verilmek istenen mesaj; hayatta karşımıza çıkan ve “iyi insan rolü oynayan”ların aslında bizlerin üzerinde başka türlü amaçlarının da olabileceği ve bunlara karşı dikkatli olunması gerektiğidir…

İsterseniz şimdi asıl anlatmak istediğim konuya gelelim:

Bizler Silivri’de yerel habercilik hizmeti veren ve halk arasında “yerel basın” olarak tanımlanan 20-25 kişiyiz…

İçimizde bu işi iyi yapanı var, kötü yapanı var…

Becerebileni var, beceremeyeni var…

Ama bir de asıl amacı Silivri’deki yerel siyasetçileri kaz gibi yolmak olan ve bu amaç uğruna her türlü laf cambazlıklarını yapmaktan kaçınmayan bir kadın gazeteci var.

Gerek yazmış olduğu yazılarda, gerekse Silivri’nin önde gelen insanlarıyla yapmış olduğu sohbetlerde devamlı olarak meslektaşlarını kötüleyerek “herkes kötü ben iyiyim” rolü oynamaya çalışan bu kadına karşı lütfen dikkatli olalım…

Kişisel gelişim kitaplarından arakladığı süslü cümleleri kullanarak devamlı olarak etikten, ahlaktan ve erdemden bahseden, laf cambazlığı yaparak saygıdan ve seviyeden dem vuran ama perde arkasındaki amacı siyasetçileri söğüşlemek olan bu “kadın gazeteci”ye inanmadan önce lütfen birkaç kez düşünelim.

Sizlere ustalıkla gösterilmek istenen şeyler her zaman doğru olmayabilir…

Ben Cem Güner olarak yapı itibarıyla "haşarı" bir insanım…

Ama sinsi değilim…

Benim haşarılığımı sanki bir kusur ve kötülükmüş gibi çevreye sunmaya çalışan bu “sinsi kadına” karşı çok dikkatli olmanızı tavsiye ediyorum...

"Kırmızı Başlıklı Kız" masalında tonton büyükanne kılığına giren kurdun asıl amacı nasıl ki küçük kızı mideye indirmekse; bu kadının amacı da yerel siyasetçilerin cebini söğüşlemektir

Benden söylemesi…

Oyuna gelmeyin...