Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’la ilgili olarak artık ulusal basında da patlamaya başlayan yolsuzluk iddiaları üzerine CHP Silivri İlçe Örgütü zoraki de olsa bir basın açıklaması yaparak “Başkanımızın arkasındayız” dedi.

Şimdi izin verirseniz bu açıklamanın görünen ve görünmeyen taraflarını analiz edelim.

Aslında gündeme gelen konu oldukça ciddi...

Bir belediye başkanı hakkında “yolsuzluk” iddiaları arka arkaya patlıyor.

Böyle bir durumda mensubu olduğu partinin kendisine siyasi yönden destek vermesi gerekir.

Silivri CHP de işte bunu yapıyor. Daha doğrusu yapmaya çalışıyor.

Sadece üç gazetecinin davet edildiği basın toplantısı (!) sırasında çekilen fotoğraflara bakıyorum.

İlçe Başkanı, Kadın Kolları Başkanı, Gençlik Kolları Başkanı, 5 tane belediye meclis üyesi, parti çalışanları, belediye ile iş yapan taşeron, sekreterler, parti çaycısı ve şoförü dahil zorlaya zorlaya toplam 36 kişi...

Böylesine ciddi bir konuda belediye başkanının arkasında duran toplam 36 kişi...

Kaldı ki bu 36 kişinin bir bölümünün de parti binasına yalvara yakara çağırıldığını öğreniyoruz.
 

Gelelim mevzunun daha çirkin ama bir o kadar da düşündürücü olan diğer tarafına...

Belediye Başkanı Özcan Işıklar, söz konusu iddialarla ilgili olarak haber yapan gazetecilere tepki göstermek için sosyal medya üzerinden ağza alınmayacak bir üslûpla son derece galiz küfür ve hakaretler içeren yazılı bir açıklama yapıyor.

Bu açıklama, facebook üzerinden sponsorlu seçeneği işaretlenerek, cilanıp parlatılmak suretiyle; kredi kartı ile beğenme ve yorum satın alınıyor.

Silivri’de yaşayan 25-30 tanıdık bilindik insanın belediye başkanına hoş görünmek için yapmış olduğu yorumları haricinde; Kastamonu’dan, İnebolu’dan, Sinop’tan beğenme ve yorumlar yapılmış. Hatta beğenileri biraz dikkatli incelediğiniz zaman aralarında Afrikalı zenciler bile dikkatinizi çekiyor.

Arkasından da güya binlerce insan Işıklar’ın arkasında ve kendisine inanıyormuş (!) gibi tamamen illizyon gösterisinden oluşan bir görüntü verilmeye çalışılıyor.

Hileden ve el çabukluğu oyunlarından medet umuluyor...

Hangi nedenle bu şekilde kandırmaca ile “toplum arkamda” görüntüsü vermeye ihtiyaç duyuluyor işte orasını sizin takdirinize bırakıyorum...
 

Sevgili Okuyucularım,

Bakın buradan açık açık yazıyorum.

Türkiye'nin böylesine zor bir süreçten geçtiği dönemde ben tarafsız gazetecilik yapamam.

Ben CHP’liyim...

Yarın öbür gün AK Partili bir belediye başkanının seçim kazanmasını Silivri açısından çok tehlikeli olarak gören bir insanım.

Ancak Özcan Işıklar ve her şeye müdahale ederek kendi dizayn ettiği CHP ilçe yönetiminin bu gidişatı normal değil.

CHP Silivri’de iyiye gitmiyor...

Özcan Işıklar
akıl oyunları oynayarak; bütün partililerini kendi ve yakın çevresindeki 3-5 bilemediniz 10 kişinin menfaati için piyon gibi kullanıyor.

İstiyor ki; partililer ihtiyaç duydukları zaman kendisine destek versin ve daha sonra uslu uslu köşesine çekilerek bir daha ayaklarına dolanmasın.

İktidar ve belediye kazanımları sadece kendilerine kalsın...

Partiye emek veren insanların sırtına basarak 3-5 kişi zengin olsun...

Artık maymun gözünü açtı...

Partililer bunun farkına vardı...

Hiç kimse; başka insanların mal ve mülk edinmesi için piyon gibi kullanılmak istemiyor.

Özcan Işıklar halk adamı değil...

Adeta ağzından, burnundan ve kulaklarından kibir fışkırıyor...

Kendini arş-ı alâ’da görüyor.

Herkese dudak büküyor ve kendi haricindeki herkesi salak yerine koyuyor.
 

Ne demiştim az önce...

Ben CHP’liyim...

Türkiye’nin hızla karanlığa doğru sürüklendiği bu günlerde hiç değilse Silivri’yi karanlığa teslim etmeyelim diye düşünen insanlardanım.

Ancak öncelikle, CHP’yi bu “küçük olsun bizim olsuncular"ın elinden, fırsatçıların elinden kurtarmamız gerekiyor.

Tekrar tekrar söylüyorum;
Silivri CHP hızla uçuruma sürükleniyor...