Herkes biliyor zarların hileli olduğunu…

Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini…

Herkes biliyor geminin su aldığını…

CHP Silivri 11. Olağan İlçe Kongresi adı altında koca koca yalanlardan oluşan bir tiyatro sahnelendi.

Musluğun başında olan Özcan Işıklar’ın kişisel siyasi menfaatlerine göre önceden oluşturulan sözde delegeler, yine Işıklar’ın menfaatine göre dizayn edilen sembolik yönetime oy verdi.

Ve böylece “seçim” maskesi adı altında atamayla oluşturulan ilçe yönetim kurulu belirlenmiş oldu.

Delege yapısına baktığımız zaman 40 yıllık CHP’lilerin delege yapılmadığını, ancak buna karşılık belediye ile iş yapan insanların, ve hatta aynı aileden 6 kişinin delege olarak yazıldığı görülüyor.

Hatta ve hatta kızlık soyadı “Işıklar” olan bazı kadınların, boyunlarına sadece kocalarının soyadları yazan delege kartı takarak Özcan Işıklar’ın akrabası olduklarını maskelemek suretiyle “delege” sıfatı ile oy kullandıkları dikkat çekti.

İşte bunlara tenezzül ettiler

Ne için?

Adı kumar skandallarıyla anılan Özcan Işıklar’ın saltanatını devam ettirebilmesi için…

Ne için?

Özcan Işıklar’ın çevresindeki üç beş kişinin para kazanmaya ve kalkınmaya devam edebilmesi için.

Silivri CHP’de parti menfaatleri değil, Özcan Işıklar’ın kişisel siyasi menfaatleri dikkate alınarak adım atılıyor.

Demokrasi falan yok.

Tam bir baskı rejimi hâkim.

Bunun en canlı örneği daha geçtiğimiz haftalarda ilçe başkan adayı olmak isteyen Asım Kıyıcı’ya yapılan baskı ve zulümdür.

70 yaşına merdiven dayayan adamı isyan ettirerek ağlattılar…

Burada amaç CHP’nin oyunu arttırmak değildir.

Burada amaç; Özcan Işıklar ve çevresindeki 3-5 kişinin saltanatını devam ettirmektir.

Hem de CHP’nin zarar görmesi uğruna…

Fotoğrafları dikkatle inceleyin;

İlçe kongresinin yapıldığı salonun yarısı bomboştu…

Silivri’de hiçbir dönem CHP bu kadar yıpranmamıştı…

Şimdi soruyorum

Her türlü delege oyunu ile yapılan bu ilçe kongresinin adı gerçekten de “kongre” (!) midir?

Türlü siyasi fırıldaklarla “yeniden seçilmiş” (!) gibi gösterilen parti müdürü Suna Göçengil burada gerçekten de ”güven tazelemiş” (!) mi oluyor?

Buna çocuklar bile inanmıyor...

Ben de inanmıyorum…

Siz inanıyor musunuz?..

Ve bu yazımı, aynı başlangıçta olduğu gibi Leonard Cohen’in meşhur şiirinden dizelerle noktalıyorum;

Herkes biliyor zarların hileli olduğunu…

Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini…

Herkes biliyor geminin su aldığını…

Herkes biliyor…………