Yıllar önce askerlik yaptığım taburda komutanın eşinin ayakkabıcı dükkânı vardı. O taburda ne kadar astsubay varsa hepsi ayakkabılarını o dükkândan alırdı.

Şimdi ben bu örneği niye verdim…

İki dönem AK Parti’den meclis üyesi seçildikten sonra partisinden istifa ederek bağımsız kalan ve mevcut belediye başkanı ile birlikte hareket eden Lütfü Vardar son günlerde çok fazla kıpraşmaya başladı.

Gümüşyaka’da ticari yatırımlara başlayan Vardar, CHP’ye kapağı atabilmek ve önümüzdeki dönemde de bu sefer CHP’den meclis üyesi olabilmek için kıvranıp duruyor.

Kendisi dün de Işıklar’ın gazetesi olan Hürhaber’e yarım sayfa ilan vererek Tarım Lisesi’ni göklere çıkardı.

Vardar’ın dündü ilanını görünce de aklıma tabur komutanının eşinin dükkânından alışveriş etmek için kuyruğa giren astsubaylar geldi.

Lütfü Vardar’da şunu gözlemliyorum;

Belediye başkanının gözüne daha fazla girebilmek için adeta takla atıyor…

Resmen çırpınıyor…

Bu arkadaş zaten belediye meclis üyesi değil mi?

Evet…

Zaten CHP Grubu ile birlikte hareket etmiyor mu?

Evet…

CHP’ye resmen kayıt olmaya kalkarsa elini kolunu tutan mı var?

Hayır…

O zaman bu çırpınış niye?..

İnsanı ister istemez şeytan dürtüyor;

Acaba Gümüşyaka’daki yatırımlarında mı bir sorun var?

Acaba inşaatlarında mı bir sorun var?

Görünen o ki;

Bir yerlerde bir sorun var…